Obsesif takıntı bozukluğu aşırı
şüpheciliğin başka bir halidir. Kişi kendine kötü bir şeyin olacağı düşüncesiyle
ya da “başkaları ne düşünür” düşüncesiyle sürekli aynı davranışları sanki
ritüelmiş gibi aynı hareketlerle rutin olarak yapmasına denir.
Biliyorum çok karışık oldu, bir
örnek vereyim isterseniz. Biri diyelim abdest alıyor. Ama abdest alırken “su
elime gelmedi, dirseğime gelmedi, başımı meshetmiş miydim” gibi şüpheci
inançlara kapılır. Bunlar aslında şeytan vesvesesidir. Şeytan insanın hayatını
oldukça sıkıcı yapmaya çalışır ve bu sebepten dolayı insan dininden ve
hayatından soğur.
Abdest alırken takıntı yaşayan kişi
namaz kılarken “abdestim kabul olmuş mudur acaba” diye şüpheye kapılır ve
namazını da huşu içinde kılamaz. Namazını huşu içinde kılamayan kişi sürekli
şüphelenir ve bu şüphe zinciri yavaş yavaş hayatının tamamına bulaşır.
Abdestini yanlış aldığını düşünen kişi onu aslında kendisi düşünmemiş, şeytan
ona öyle düşündürttürmüştür. Şöyleki şeytan insanın iç sesini taklit ederek
insana vesvese gönderir. İnsan da bu düşünceyi kendisinin zannederek harekete
geçer ve şeytanın tuzağına düşmüş olur, böylece hayatı da yavaş yavaş mahvolur,
ta ki yalnız kalıncaya ve takıntıları ve endişeleri onu yiyip bitirinceye
kadar.
İnşallah faydalı bir yazı olmuştur.
Sonraki yazıda görüşmek üzere.
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR...
0 yorum:
Yorum Gönder